Piyango her zaman insanın hayatına bir çanta dolusu para şeklinde
vurmuyor, Seride Hanım bizim hayatımıza vuran bir piyangodur. Her 15-20 dakikada bir uyanan bir oğlumuz vardı ve bu süreç akşam yatırdığım andan sabaha kadar sürüyordu. Geceleri hiç göz kırpmaz olmuştum, bütün gecemi Doruk’un odasında onu sallayarak geçiriyordum, gündüz uyuduğum 1-2 saatle ayakta durmaya çalışıyordum. Sabahlara kadar ağladığım çok gece oluyordu. Evimizi huzursuz, mutsuz, gergin bir hava sarmıştı. Denemediğim yol, aramadığım çare, okumadığım kitap kalmamışken tesadüfen bir bebek dergisinde Seride Hanım’ın bir yazısına rastladım ve yolculuğumuz bu şekilde başladı.
3 hafta diye çıktığımız maraton, araya giren hastalıklar, diş çıkarmaları, taşınma faslı ve Doruk’un inatçı yapısı sayesinde 4 ayı buldu. Seride Hanım bu süreçte hep yanımızdaydı. Süreç başlamadan önce mızırtılı, huysuz, hiçbir yerde durmayan bir oğlumuz olduğunu düşünürken, Doruk uykularını almaya ve düzenli bir şekilde uyumaya başladıkça, aslında ne kadar keyifli, uyumlu, mutlu ve sorunsuz bir çocuk olduğunu farkettik. Sürekli ağlayan bebeğimiz yerini gülücükler saçan bir bebeğe bıraktı.
Artık Doruk, Uyku Meleği sayesinde kendi odasında, kendi başına uyuyor hem de sabaha kadar hiç uyanmadan. Sonsuz teşekkürler Seride Hanım, iyi ki varsınız.
