17 Nisan 2014 Perşembe

Uyku…Birazcık Uyku…Bütün İsteğim Buydu...

Bir annenin size mesaj atıp “Bu bir mucize…İyi ki varsınız, her eve bir uyku meleği lazım” demesinin verdiği mutluluk anlatılamaz yalnızca yaşanır :)

Büyük oğlum Barın 6 aylık olana kadar uykuları fena değildi. Fena değilden kastım gündüz 1-2 saat uyuyordu, gece de 2-3 kere kalkıyordu. 6. aydan sonra olan oldu. Gündüz uykuları maksimum 30 dakika sürüyordu. Uyutmak için 1 saat uğraşıyordum. 30 dakika uyuyup uyanıyordu. Günde birkaç kez uyutmaya çalışınca da tabii bütün günüm onu uyutmakla geçiyordu. Geceleri de nerdeyse her saat başı uyanıyordu. Ne o kendi ihtiyacı olan uykuyu alabiliyordu, ne de ben… Uykusuzluk ve yorgunluktan artık bitmiş durumdaydım. Bu dönemde bir gün öğlen saatinde Barın’ı saatlerce uğraştıktan sonra uyutabilmiştim. 30 dakikalık sürem başlamıştı. Bu kısa süreye pek çok şey sığdırmalıydım: tuvalete gitmek, bir şeyler atıştırmak, ortalığı toplamak, çocuğun katı gıdasını hazırlamak. Daha planladıklarımın yarısını yapamadan Barın’cığım gene uyanmıştıJ “30 dakika çocuğu” idi benim oğlum. O gün bunun bir çaresi olmalı diye araştırmalara başladım.


Bir anne-bebek dergisinin sayfalarına bakarken Seride Samurkaş’ın haberini gördüm ve “Allah!ım sesimi duydu, çözümü karşıma koydu!” dedim. Kendisine ulaşıp en yakın tarihe randevu aldım. Görüşmede anlattıkları bana mucize gibi gelmişti. İçimden bu söylediklerinin %20sini başarırsak bana yeter diyordum. “Oğlunuz kendi kendine kesintisiz uyuyacak. Gündüzleri de onu uykudan kaldırın, çok uyuttunuz diyeceğim size” demişti. Pek inanmamıştım, ama denemek istiyordum; sonuçta kaybedecek bir şey yoktu. Dediklerini yapacaktım.

“Uyku kampı”na girdik evde. Uyku Meleği’mizin söylediklerini harfiyen yaptık. Gerçekten söylediği gibi minimum ağlama ile geceleri bir haftada düzelttik. 7. gecenin ertesinde kendisini arayıp “Bu bir mucize! Sabaha kadara uyudu. Eşimle sabah birbirimize baktık bu gerçek mi diye” kendisine sevincimi ve şaşkınlığımı aktarmıştım. Oğlum aylardan beri “30 dakika çocuğu” olduğu ve ben onu 30 dakikada uyanınca hooop yataktan aldığım için gündüzler daha zor düzeldi. Daha meşakatliydi. Yemek yiyecek çoçuğu 2 kere esnedi diye götürüp yatırıyorduk. Açıkçası kızdım Seride Hanım’a böyle zamanlardaJ Yemeğin bile önüne geçmişti uyku, ama kendisinin sözünden çıkmadım. Ne dediyse harfiyen uyguladım. Kararlı duruş ve tutarlılıktan vazgeçmedim. Yakın çevrem “Kız iyice delirdi evden dışarı çıkmıyor.” dedi ama kulak asmadım. Uyku kampı sona erdiğinde kendi başına uyumayı bilen, gece kesintisiz uyuyan ve gündüz alması gereken uykuyu alan, uyku saatleri belli bir oğlum vardı artık. Ben de dinlenmiş bir anneydim doğal olarak.

Bu süreçte öğrendim ki benim oğlum “30 dakika çocuğu” değildi aslında. Sadece annesi bilmeden pek çok hata yapmış ve oğlunu yorgunluk trenine bindirmişti. Nasıl mı? 30 dakika sonunda uyanan oğlumu geri uyutmaya çalışmadım hiç. “Aaa uyandı!” diye kaldırdım hep onu yataktan. Halbuki 45 dakikan az uyuyan bir çocuk tam bir uyku döngüsünü tamamlamış olmuyor. Tekrar uyutmaya çalışmak lazım, pat diye kaldırmamak lazım yataktanJ Uyumuyorsa da mümkün olduğunca yatağında tutmak lazım. Sonunda uykular uzuyor. Saat 14.00de gündüz uykusundan kalkan oğlumu akşam 20.00 gibi yatırırdım. Halbuki 6 aylık bir bebek o kadar uzun saatler ayakta kalınca vücudu kortizol denilen bir hormon salgılıyor. Bu hormon uykuya geçişi zorlaştırıyor, gece derin uyumayı engelliyor ve bebeğin gece cin gibi uyanmasına sebep oluyor.

Bu süreçte Seride Hanım bizim koçumuz, ben de oğlumun koçu olmuştum. Uyku eğitimi sürecimize tanık olan yakın çevrem çareyi bana soru sorarak bulmaya çalışmaya başlamıştı. Ben de bu ihtiyacı görüp “yanlış” cevaplar vermemek için (çünkü her anne her bebek birbirinden farklı) bu işin uzmanı olmaya karar verdim. İşte koçluk sürecim burada başladıJ Eğitim alabilmek için Seride Hanım’ın peşine düştüm. 3. senenin sonunda hayalime kavuştum. ABD’de Sleep Lady olarak tanınan Kim West’ten ve Seride Samurkaş’tan ben de eğitim alabilecektim. Kim West uyku konusunda dünya üzerindeki en kapsamlı eğitimi veren, bugüne kadar binlerce çocuğun uyku sorunlarını çözmüş bir aile ve çocuk terapisti. Eğitim süresince yalnızca kendisinden değil dünya çapında uyku konusunda uzmanlaşmış doktorlardan da dersler aldık. Uyku apnesi konusunda dünya çapında tanınan Dr. Kass, hamilelik öncesi ve sonrası depresyon konusunda uzman Dr. Shosh ve Reflü konusunda uzman Dr. Anthony Loizides’in derslerine katılmak ve bu önemli konuların uykuyu nasıl etkilediğini, neler yapılmasını gerektiğini en bilir kişilerden dinlemek hem çok öğretici hem de çok heyecan vericiydi. Eğitim sırasında gördüm ki uyku konusu derya denizJ öğren öğren, yaz yaz bitmezJ

Eğitimim devam ederken ikinci oğlum dünyaya geldi. 2 çocuğa bakarken bir de eğitim almak kolay olmadı tabii, ama eğitimi ve vaka çalışmalarını tamamlayıp, Uyku Meleği ailesine katılıp uykusuz annelere destek olmaya başlayınca ve kendim gibi uykusuz annelere derman olabildiğimi görünce dünyalar benim oldu. Tüm yorgunluklar unutuldu. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder